Türkiye’de ekonominin büyümesi ve kişi başına gelirin artması, dar gelirlilerin yoksulluktan kurtulmasına yeterli olmamaktadır. Ülkenin varlıklı kesimi zenginliklerini miras bırakırken, büyük çoğunluk ise yoksulluğu gelecek kuşaklara aktarmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre 14 yaş civarındaki vatandaşların yüzde 69.1’i için tatile gidememek hala bir hayaldir. Aynı şekilde maddi durumlarını ‘çok kötü’ olarak tanımlayan fertlerin yarısı en düşük gelir grubunda yer almaktadır.
TÜİK’in araştırmasına göre, annesi yükseköğretim mezunu olanların yüzde 83.5’i, babası yükseköğretim mezunu olanların ise yüzde 79.5’i üniversiteden mezun olmuştur. Ancak lise altı eğitim seviyesinde olan ailelerin çocukları için bu oranlar oldukça düşüktür. 14 yaşındayken maddi durumlarını ‘çok kötü’ olarak tanımlayan fertlerin çoğunluğu en düşük iki gelir grubunda kalmış ve maddi açıdan ilerleme kaydetmemiştir.
Konut sahipliği verileri de benzer bir tabloyu yansıtmaktadır. 14 yaş civarındayken ailesi kiracı olanların yaklaşık yarısı halen kirada yaşamaktadır. Tatile gidemeyenlerin çoğu için tatil hala ulaşılamaz bir lüks olarak görülmektedir. 14 yaşındayken tatil yapamayanların çoğu hala maddi zorluklar nedeniyle tatil yapamamaktadır. Çocukluğunda tatil yapabilen ailelerin çocuklarından bir kısmı hala bu imkana sahipken, diğerleri maddi olarak bu imkana ulaşamamaktadır.
Türkiye’de gelir ve eğitim seviyesi arasındaki uçurumun nesiller arasında aktarıldığına dair önemli bulguları olan TÜİK’in araştırması, ülkenin sosyoekonomik eşitsizlikleri konusunda dikkat çekmektedir. Yoksulluğun miras yoluyla devam ettiği ve yüksek gelirli ailelerin çocuklarının daha fazla fırsata sahip olduğu açık bir şekilde görülmektedir. Bu durum, Türkiye’nin gelecekteki kalkınma ve refah hedefleri açısından ciddi bir engel teşkil etmektedir. TÜİK’in verileri, bu eşitsizliklerin azaltılması ve her kesime eşit fırsatlar sunulması için acil politika önlemlerinin alınması gerekliliğini ortaya koymaktadır.
