“`html
Kongre Başkanı Prof. Dr. Murat Dinçer, Belek Turizm Merkezi’ndeki bir otelde gerçekleştirilen kongre hakkında düzenlenen basın toplantısında, onkoloji alanındaki gelişmelerin hem dünyada hem de Türkiye’de giderek hızlandığını, ancak kanserin hâlâ ciddi bir sağlık sorunu olmaya devam ettiğini ifade etti. Dinçer, bu hızlı gelişmelere rağmen kanserin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkisinin sürdüğünü ve onu yenmek için daha fazla mücadele edilmesi gerektiğini belirtti.
Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Nuri Karadurmuş, mevcut sistemik tedavilerin büyük önem taşıdığına değindi. Karadurmuş, halk arasında korkuya neden olan kemoterapinin, medikal onkologlar tarafından hala büyük bir önemle uygulandığını, ancak günümüzde akıllı ilaçların bu tedavi sürecine dahil edilmesiyle hastaların tedavi sürecinin daha konforlu hale geldiğini vurguladı. Karadurmuş şöyle devam etti: “Artık ev şartlarında kullanılabilen akıllı ilaçlar ve immünoterapiler mevcut. Bu tedavi yöntemlerinin en önemli özelliği, hastaların yaşam kalitesini bozmaması ve onların konforunu artırmasıdır. En kritik durumdaki hastalar, bu tedaviler sayesinde yüzde 16 daha fazla yaşam sürebiliyor. Şu anda 23 farklı kanser türünde immünoterapilerin kullanılması mümkün.”
Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Aytuğ Üner ise gelecekte kanser vakalarının daha fazla görülebileceği konusunda uyarılarda bulundu. Üner, kanserin diğer hastalıklarla mücadele ettiğini ve bu durumun giderek kritik bir hal aldığını belirtti. “Ani ölümlere neden olan kardiyovasküler hastalıklar, kalp krizleri gibi durumlar kanser ile şu an için bir yarış içinde,” ifadesini kullanan Üner, bypass ve stent gibi tedavi yöntemlerinin kalp hastalıklarında daha az ölümle sonuçlanacağını, ancak kanserin hızla yükselişte olduğunu vurguladı.
Erken teşhisin kanserdeki önemi üzerine de dikkat çeken Üner, halkın bu konuda bilinçlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Dünyada en fazla görülen kanser türü olması nedeniyle meme kanseri üzerinde durarak, 40 yaş üzerindeki kadınlar için mamografi ve ultrason taramalarının önemi hakkında bilgi verdi. “Kendi kendine muayene yapmak ve vücutta herhangi bir kitle oluştuğu takdirde hemen hekime başvurmak oldukça önemli,” diyen Üner, kadınların rahim ağzı kanseri riskine de dikkat çekti. Özellikle sigara içenler arasında görülen bu tür kanserlerde HPV virüsüne karşı kullanılan yeni aşıların çocukluk çağından itibaren erkek ve kız çocuklarına uygulanmasının gerekliliğini vurguladı. Üner, bu mücadelede halkın bilinçlenmesi gerektiğini ve sürecin devam edeceğini belirtti.
Buna ek olarak, Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Gökşen İnanç İmamoğlu, bilimsel araştırmalarda uygulanan küçük önlemlerle kanser vakalarının önemli ölçüde azaltılabileceğini belirtti. Ayrıca, sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıklarının da kanserle mücadelede etkili olabileceğini vurguladı. Bu bağlamda, sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve sigara bırakma gibi alışkanlıkların önemine değindi.
Basın toplantısına katılan diğer önemli isimler arasında Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Bülent Karabulut ve Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Nahit Şendur da yer aldı. Tüm bu bilim insanları, kongrenin sonuçlarına ve kanserle mücadelede atılacak adımlara dair görüş ve önerilerde bulundu. Kongrenin bugün sona ereceği belirtildi. Kanserle bağımsız
