İskeçe kentinde yaşayan Mehmet Selvili, Türk-Yunan mübadelesi sonucu 1916 yılında Türkiye’ye gelmiştir. Oğlu Hilmi Selvili ile birlikte gelmiş, diğer 5 çocuğu ise daha sonra gelerek vatandaşlık almıştır fakat nüfuslarına kayıt olmamışlardır.Mehmet Selvili’nin ölümüyle miras, resmi kayıtlara göre tek mirasçı olan Hilmi Selvili’ye kalmıştır. Diğer çocuklar zamanla vefat etmiş, sadece Osman Nuri Selvili, evlatlık aldığı Esen Gül Berker’i geride bırakmıştır. Esen Gül Berker, babasının miras hakkı için Ocak ayında dava açmış ve 2,5 milyar TL değerindeki davanın duruşmaları İzmir’de devam etmektedir.
Davanın yargılandığı duruşmalarda, hakim Hilmi Selvili, Mustafa Selvili ve Osman Nuri Selvili’nin mezarlarında ceset çıkarılması ve DNA örneği alınması kararını vermiştir. Ancak bu işlemlerin yapılacağı tarih yaklaşırken, Selvili ailesinin mirasçıları itiraz etmiştir ve mahkeme, yeni duruşmaya kadar beyanda bulunmalarına izin vermiştir. Dava gelişimi incelendiğinde, Osman Nuri Selvili’nin Hilmi Selvili’nin kardeşi olup olmadığı da gizemini korumaktadır.
Duruşmada, Hilmi Selvili’nin mirasçılarının avukatı reddihakim talebinde bulunarak, mahkemenin tarafsızlığı konusunda şüphe duyduklarını belirtmiş ve bu talebi üst mahkemeye iletmek üzere hakime sunmuştur. Berker’in avukatı ise mezarların yerinin değiştirilmesine dair şüphelerini dile getirerek, kabirlerde önlem alınmasını istemiştir. Ancak Hilmi Selvili’nin mirasçılarının avukatı, bu talebe karşı çıkarak mezarların taşınmasının mümkün olmadığını belirtmiştir. Mahkeme, yapılan itirazları değerlendirerek bir karar vermemiş ve davayı ertelemiştir. Tüm bu gelişmeler, miras davasının karmaşıklığını ve çekişmeli bir sürece girdiğini göstermektedir.