Turkuvaz Medya’nın şikayeti üzerine başlayan süreç sonucunda Medyaradar isimli haber sitesine erişim engeli getirildi. İstanbul 3. Sulh Ceza Mahkemesi’nin kararıyla ilk defa erişim engeli uygulanan site, yeni bir alan adıyla yayın hayatına devam etti. Ancak, İstanbul 6. Sulh Ceza Hakimliği’nin 13 Eylül tarihli kararıyla bu yeni alan adı da erişime kapatıldı. Medyaradar yetkilileri, yapılan bu erişim engeline karşı tepki göstererek, yazılı bir açıklama yaparak baskılara boyun eğilmeyeceklerini ve yeni bir alan adıyla yayın hayatlarına devam edeceklerini belirttiler.
Bu sürecin başlangıcı Turkuvaz Medya’nın Medyaradar hakkında yaptığı şikayet ile başlamıştı. Turkuvaz Medya, Medyaradar’ın yayınlarıyla ilgili olarak yasal süreç başlatmış ve nihayetinde erişim engeli kararı alınmasını sağlamıştı. İstanbul 3. Sulh Ceza Mahkemesi’nin verdiği karar sonrasında Medyaradar, mevcut yayın hayatına son vermemiş ve yeni bir alan adı üzerinden okuyucularına ulaşmaya devam etmişti.
Ancak, yapılan şikayetler ve mahkeme kararları ardı ardına gelerek Medyaradar’ın faaliyetlerine son verilmesine neden oldu. İstanbul 6. Sulh Ceza Hakimliği’nin aldığı karar ile sitenin yeni alan adı da kapatıldı ve erişime engellendi. Bu durum karşısında Medyaradar yönetimi, baskılara karşı çıktıklarını ve yeni bir alan adı ile tekrar yayın hayatına devam edeceklerini açıkladı.
Turkuvaz Medya’nın şikayeti sonucunda alınan erişim engeli kararları, medya özgürlüğü konusunda önemli tartışmalara neden oldu. Bu süreçte, haber sitelerinin sansürlenmesi ve erişim engeline tabi tutulması, demokratik hak ve özgürlükler açısından endişe verici bir durum ortaya çıkardı. Medyaradar’ın yaşadığı bu durum, medya kuruluşlarının özgürce habercilik yapabilme hakkının kısıtlandığına dair eleştirilere neden oldu.
Sonuç olarak, Medyaradar isimli haber sitesine getirilen erişim engeli, Turkuvaz Medya’nın şikayeti sonucu yaşanan hukuki sürecin bir sonucu olarak değerlendirilmektedir. Bu süreç, medya özgürlüğü konusundaki tartışmaları yeniden gündeme getirirken, Medyaradar yetkililerinin baskılara boyun eğmeyeceklerini ve yayın hayatlarına devam edeceklerini açıklamaları, medya kuruluşlarının özgürlük mücadelesini vurgulamaktadır. Medyaradar’ın yaşadığı bu süreç, medya sansürü konusunda daha geniş çaplı bir tartışmayı da beraberinde getirmiştir.