Sadık Açıkgöz’ün Başvurusu ve Muhtarın Davası
Konya’nın Merkez Selçuklu ilçesine bağlı Karaömerler Mahallesi’nde, yaşayan Sadık Açıkgöz, mahallede bulunan hazineye ait bir arazinin üzerine güneş enerji sistemi kurmak için resmi bir başvuru yaptı. Bu başvuru, yerel çevre ve şehircilik otoriteleri tarafından dikkate alındı ve Açıkgöz’e, Konya Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından bir tebligat gönderildi. Ancak, başvurunun ardından gelişen olaylar, konunun yargıya taşınmasına neden oldu.
İddialara göre, bu tebligatı alan mahalle muhtarı Mustafa Açıkgöz, aralarında daha önceden husumet bulunan Sadık Açıkgöz’ün başvurusunu mahalledeki WhatsApp grubunda paylaştı. Mihrimahya Huzur ve Adalet Koalisyonu (MHAK) toplantısında ele alınan bu durum, Sadık Açıkgöz’ün tepkisini çekti ve genel olarak hukuki bir sürece yol açtı. Açıkgöz, tebligatı yayımlayan muhtar hakkında savcılığa giderek şikayetçi oldu.
Muhtarın Savunması
Muhtar Mustafa Açıkgöz, savcılıkta ifade verirken, tebligatı kendisinin teslim almadığını bir camide açık şekilde bulduğunu belirtti. Kendi pozisyonunun mahalleyi ilgilendirdiğini ifade eden Açıkgöz, bu nedenle WhatsApp grubundan belgeyi paylaşmasının kabul edilebilir olduğunu savundu. Ancak, bu savunma yargı sürecinde yeterli görülmedi.
Hukuki Süreç ve Sonuçlar
Muhtar Mustafa Açıkgöz hakkında, “Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak” suçlamasıyla dava açıldı. Dava, Konya Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Yargılama sonucunda muhtar, herhangi bir cezai indirim uygulanmadan 2 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Bunun yanı sıra, Açıkgöz kamu görevlisi olduğu için cezası, 3 yıla çıkarıldı. Ancak, yerel İstinaf Mahkemesi, verilen cezanın tekrar değerlendirilmesi sonucunda, cezanın 2 yıla düşürülmesine ve bu durumun kesinleşmesine karar verdi.
Mahallenin Tepkisi ve Medyanın İlgi Alanı
Bu olay, karaömerler Mahallesi’nde ve çevresinde geniş bir yankı uyandırdı. Mahalle sakinleri, muhtarlarının yargılanmasını ve aldığı ceza ile ilgili farklı görüşlere sahipti. Bazı mahalleliler, muhtarın uygulamasının yanlış olduğunu belirtirken; diğerleri, Açıkgöz’ün tebligatının mahallenin herkesini ilgilendiren bir durum olduğunu ve muhtarın bunu paylaşmasının doğallığına vurgu yaptılar.
Yasal Sonuçlar ve Mahalle Düzeni
Mahalledeki bu tartışmalardan ötürü, muhtarın mahalli yönetim ve, yerel liderlik yetenekleri sorgulanmaya başlandı. İnsanlar, hukukun ne kadar etkili olduğunu ve kamusal alanda bireylerin mahremiyetinin nasıl korunması gerektiği konusunda düşünmeye başladılar. Ayrıca, tebligatın yaygın bir şekilde paylaşılması, kişisel verilerin korunması konusundaki mevzuatın ne kadar sürdürülebilir olduğunu gözler önüne serdi.
Sonuç Değerlendirmesi
Sonuç olarak, Sadık Açıkgöz ile muhtar Mustafa Açıkgöz arasındaki bu olay, sadece bireysel bir husumet olmakla kalmayıp, aynı zamanda yerel yönetimlerin verimliliği ve kamu görevlilerinin etik sorumlulukları konusunda dikkat çekici bir örnek oluşturmuştur. Bu tür hukuki meseleler, Türkiye