1. Haberler
  2. Siyaset Haberleri
  3. İslam Dünyası: Düşmüş Bir Gücün Çürüyen Sesi

İslam Dünyası: Düşmüş Bir Gücün Çürüyen Sesi

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) eski MKYK Üyesi ve eski Milletvekili Metin Külünk, İsrail ile İran arasında patlak veren çatışmalara ilişkin dikkat çekici yorumlarda bulundu. Külünk, “2 milyar nüfusa sahip Müslüman kimlikli bir dünya ve ‘İslam devleti’ olarak tanımlanan 54 ülke mevcut. Bu ülkeler, yeraltı kaynakları açısından büyük bir potansiyele sahip. Ancak, görünen o ki; küçücük bir ülke olan 9 milyonluk İsrail karşısında bu model nerdeyse tamamen başarısız durumda.” şeklinde ifade kullandı.

Külünk, “Çöp haline gelmiş adı İslam dünyası” ifadesiyle başlayan değerlendirmesinde, Batı’daki vicdan hareketlerinin aksine Türkiye’de tepkilerin ya zayıf ya da sembolik kaldığını dile getirdi. “Konformizm, Türkiye’de özellikle dindar kimlikli sivil toplumun tepkilerini zayıflattı. Güç ve para ilişkileri, bazı kesimlerin cüretkâr davranma yeteneklerini ciddi anlamda azalttı.” dedi. Eleştirilerini kendi partisine yönelten Külünk, “Niçin AK Parti teşkilatları, tüm partiler ve sivil toplum yapılarıyla bir araya gelerek mahallelerden başlayıp ilçelere yayılacak, soykırımlara karşı ortak bir duruş geliştirecek harekete daha etkin katılmıyor?” diye sordu.

Dün sabah erken saatlerde İsrail, İran’ın nükleer tesislerine bir dizi saldırı düzenledi. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, “Yükselen Aslan” olarak tanımladığı bu operasyonun “günler süreceğini” belirterek, “İsrail’in hayatta kalmasını tehdit eden İran’ı püskürtmeyi” amaçladıklarını ifade etti. Saldırılarda en az 20 üst düzey İran Devrim Muhafızları komutanının yaşamını yitirdiği bildirildi. İsrail’in ilk saldırılarından 18 saat sonra İran, Tel Aviv’e yüzlerce balistik füze fırlatarak misillemede bulundu. Atılan füzelerin bazıları Tel Aviv’e isabet etti; İran’ın yanıtında 3 kişinin hayatını kaybettiği, 91 kişinin yaralandığı kaydedildi. Bu son gelişmelerin ardından, İran’ın istihbarat zaafları yeniden tartışma konusu oldu.

Metin Külünk, sosyal medya aracılığıyla yaptığı açıklamalarda şu ifadeleri kullandı:

“ÇÖP HALİNE GELMİŞ ADI İSLAM DÜNYASI.

2 milyar nüfusa sahip Müslüman kimlikli bir dünya var.

Bu dünyayı yöneten, “İslam devleti” olarak tanımlanmış 54 ülke bulunuyor.

Bu ülkeler, yeraltı kaynakları bakımından dünyanın en güçlü potansiyeline sahip.

Ancak sonuç ortada: Küçücük, 9 milyonluk İsrail karşısında bu model adeta çökmüş durumda.

İki yıla yakındır süren kan, gözyaşı, katliam ve soykırıma rağmen,

İslam dünyasının durumu içler acısı.

Batı dünyasında vicdanlar ayağa kalkmışken,

bizde tepkiler ya cılız ya da tamamen sembolik kalıyor.

Batıda sokaklar, konserler, üniversiteler, sanatçılar ve siyasetçiler bizden çok daha etkili bir tepki verirken, İslam dünyası sessiz kalmıştır.

Türkiye kamuoyuna baktığımızda ise tablo daha da düşündürücü:

Sivil toplum örgütleri iki istisna dışında adeta süreci bir film izler gibi takip ediyor. Neden böyle bir durumla karşı karşıyayız?

Üzücü ama gerçek; konformizm, Türkiye’de dindar kimlikli sivil toplumun estetik algılarını daralttı ve buna ek olarak güç ve para bağı, bazı çevrelerin tepkilerini azaltmayı başardı.

İki yıldır

İsrail’in soykırımına karşı İslam dünyasının birliğine odaklanmış ve tüm bu çalışmaları uluslararası düzeyde yürütecek konferanslar ve atölyeler düzenlemeliydik; ancak bu konuda başaramadık.

28 Şubat dönemi de dahil olmak üzere zor zamanlarda yalnızca birkaç yapı bu noktada sessiz kalmadı. Peki, şimdi siyasetin sivil hayatta neden aktif rol almadığını sorgulamamız gerekmiyor mu? Niçin amiral gemisi AK Parti teşkilatları, diğer partiler ve sivil yapılarla bir araya gelerek yerel düzeyde güçlü bir sivil hareket alanı oluşturmakta yeterince aktif değil?

Siyaset ve sivil toplum neden etkili tepkiler oluşturmak için harekete geçirilmiyor? Neden yol açıcı bir irade ortaya konulmuyor?

UMUT YOK DEĞİL.

Çözüm mümkün mü?

Elbette mümkündür.

İsrail, İsra Suresi’nde belirtilen ilahi uyarı ve cezalara mutlaka muhatap olacaktır.

Bu bir kaçınılmazdır.

Ancak bizim işimiz, İsrail’i bu derece pervasız ve kontrolsüz hale getiren stratejiyi doğru anlamak ve ona karşı yeni bir model geliştirmektir.

Nasıl başardılar sorusunu sorarak; bilimsel, entelektüel ve ekonomik boyutlarıyla bu durumu analiz edemediğimiz sürece, bu tehditlerle başa çıkmak pek mümkün değil.

Bu bağlamda, Türkiye’nin mevcut para ve güç düzeni içerisinde bu sorunu çözmek maalesef mümkün görünmüyor.

YENİDEN VAROLUŞ MÜMKÜN

GAZZE, Tüm Dünyada BU YENİ YOLU ŞEHADETLERİYLE AÇIYOR.”

 

 



 

 

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
İslam Dünyası: Düşmüş Bir Gücün Çürüyen Sesi
Yorum Yap
Giriş Yap

İa Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

KAI ile Haber Hakkında Sohbet
Sohbet sistemi şu anda aktif değil. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.