Ekrem İmamoğlu’nun Kentsel Dönüşüm Fiyaskosu: İBB 6 Yılda Tek Çivi Bile Çakmadı
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun kentsel dönüşüm alanında yaşadığı zorluklar ve sonuçsuz kalan projeleri, kentin geleceği açısından ciddi bir tartışma konusu haline geldi. İBB’nin son altı yılda, İstanbul’un önemli sorunlarından biri olan kentsel dönüşüm ile ilgili etkin bir adım atmadığı iddia ediliyor. Bu durum, kentin deprem riski ve yaşanabilirlik sorunları göz önüne alındığında, büyük bir fiyasko olarak değerlendiriliyor.
Özellikle tarihteki büyük depremler, İstanbul’un riskli yapısının altını çizen en önemli etkenler arasında yer alıyor. Uzmanlar, üst üste gelen depremlerin İstanbul’da büyük yıkımlara yol açabileceği konusunda sürekli uyarılarda bulunuyor. Ancak Ekrem İmamoğlu yönetimindeki İBB’nin bu konuda atması gereken somut adımların olmaması, hem kamuoyunda hem de uzmanlar arasında büyük bir endişe yaratmış durumda.
Kentsel dönüşüm, İstanbul’un en fazla ihtiyaç duyduğu alanlardan biri olarak öne çıkarken, İBB’nin bu konuda birçok projenin geliştirilmemesi, kentin mevcut yapı stoğunun yenilenmesi gerekliliğini daha da artış göstermektedir. İmamoğlu, göreve geldiği günden bu yana kentsel dönüşüm projelerine dair birçok vaatlerde bulunmuş, ancak bu vaatlerin fiiliyata geçmediği ve somut bir ilerleme sağlanamadığı sonucuna varılmıştır.
Bazı kaynaklara göre, İBB’nin 2019’dan beri uygulamak istediği kentsel dönüşüm projeleri arasında, özellikle eski ve riskli binaların yenilenmesi ile ilgili proje ve önerilerin kamuoyuna mal olmadığı, ya da doğru bilgilerle desteklenmediği belirtildi. Böylece, İBB yönetiminin kentsel dönüşüm konusunda ciddi bir bilgi eksikliği ve strateji yetersizliği içinde olduğu görülmektedir. Ayrıca, çeşitli sivil toplum kuruluşları ve uzmanlar tarafından yaşanan bu sürecin yeterince şeffaf bir şekilde yürütülmemesi, kamuoyunda güven kaybına yol açmaktadır.
Eleştiriler, İBB’nin sadece kentsel dönüşüm değil, birçok alanda yetersiz kalması üzerine de yoğunlaşmaktadır. Başkan İmamoğlu’nun, bu alandaki söylemlerinin ve stratejisinin toplumsal ihtiyaçları karşılayacak düzeye ulaşmadığı, deprem güvenliği ve konut kalitesi konularında İstanbul’un öne çıkan sorunlarını çözüme kavuşturmakta yetersiz kaldığı ifade edilmektedir.
İstanbul’un geniş bir coğrafyaya yayılmış, birbirinden farklı sekte ve yapıları olan binaları, kentsel dönüşüm sürecinin neden bu kadar sancılı geçtiğini de açığa koyar niteliktedir. Riskli yapıların belirlenmesi ve güçlendirilmesi, yerel yönetimin önceliği olmalı, ancak mevcut durumda bu sürecin yeterince hızlı ve etkin işlemediği gözlemlenmektedir.
Bazı uzmanlar, İBB yönetimi tarafından desteklenen sosyal konut projelerinin, gıda güvenliği ve temel ihtiyaçlara yönelik altyapı sorunlarını çözmeye yeterli olmayacağına dikkat çekmektedir. Özellikle dar gelirliler için yapılan sosyal konut projelerinde yaşanan sıkıntılar ve bunun yanında İBB’nin finansal durumunun da yetersiz kalması, kentsel dönüşüm konusunda atılacak adımların daha da geciktirilmesine neden olmaktadır. Bu noktada, yerel yönetimin kentsel dönüşüm sürecini hızlandırmak adına daha fazla kaynağa ihtiyaç duyduğu bir gerçek.
Ekrem İmamoğlu’nun kentsel dönüşüm projeleri hakkındaki söylemlerinin ne kadar gerçekçi olduğu ve somut projelerle desteklenip desteklenmediği, halkın güvenini sarsmaya başlamıştır. Ayrıca kentsel dönüşüm süreçlerinin, yerel halkın katılımı ve fikirleri doğrultusunda yürütülmemesi, sürecin şeffaflığına gölge düşürmekte ve insanların bu projelere olan inancını azaltmaktadır.
Sonuç olarak, Ekrem İmamoğlu yönetimindeki İBB