“`html
23 Nisan Depremi ve Ekonomik Etkileri
23 Nisan tarihindeki İstanbul depreminin yanı sıra 19 Mart’taki siyasi operasyonlar, ekonomide önemli bir sarsıntıya yol açtı. Türkiye Merkez Bankası (MB), 19 Mart sonrası uygulamaya koyduğu önlemlerle piyasalardaki dengesizliği gidermeye çalıştı. 17 Nisan’daki faiz toplantısında yapılan müdahale ile faiz indirimleri durduruldu ve faiz oranları artırıldı. Politika faizi, 3,5 puan artırılarak yüzde 42,5’tan yüzde 46’ya, gecelik borç verme faizi ise yüzde 46’dan yüzde 49’a yükseltildi.
19 Mart sonrası askıya alınan haftalık repo ihaleleri yeniden başlamış olsa da, bankalara borç verme işlemleri, yüzde 46 olan politika faizi yerine yüzde 49 olan gecelik faiz üzerinden yapılmaktadır. Bu, mevduat ve ticari kredi faizlerinin 10 puan artış göstermesine neden oldu. 19 Mart öncesinde süren faiz indirimlerinin Nisan ayında da devam edeceği ve ekonominin canlanacağı beklentileri geçerliliğini yitirdi. Bireysel ihtiyaç kredileri ve ticari kredi faizlerinin oranları, yüzde 60-70 seviyelerine kadar yükseldi; bu durum ekonomik faaliyetlerin yavaşlamasına, büyümedeki daralmaya, durgunluk ve işsizliğin artmasına yol açması bekleniyor.
Altın Fiyatlarındaki Yükselişin Önemi
19 Mart siyasi operasyonları, sıcak para ve yerli-yabancı yatırım sermayesinin ülkeyi terk etmesine neden oldu ve dövize olan talebin artmasıyla kurlar yukarı yönlü hareketlenmeye başladı. Merkez Bankası, piyasalara müdahale etmek üzere döviz satışına geçti ve bu süreçte beş hafta boyunca yüksek miktarlarda rezerv satışında bulundu. 19-21 Mart arasında sadece üç günde yaklaşık 20 milyar dolar satıldı. İki yılda zor koşullar altında biriktirilen rezervler, 18 Nisan haftası itibarıyla büyük bir azalma gösterdi. Bu süreçte MB’nın brüt döviz rezervleri, 600 milyon dolar azalarak 146,8 milyar dolara geriledi; swap hariç net döviz rezervleri ise 200 milyon dolar azalışla 20,6 milyar dolara düştü. 18 Nisan haftasında MB’nın 4,1 milyar dolarlık rezerv satışı yapmasıyla 19 Mart’tan itibaren toplam döviz satışı miktarı 49,5 milyar dolara ulaşmış oldu.
Öte yandan, altın fiyatlarındaki artış, MB rezervlerindeki erimenin daha yüksek seviyelere ulaşmasını engelledi. Altındaki değer artışı, MB rezervine 9 milyar dolarlık bir katkı sağladı. Bu durum, MB rezervlerindeki altın ağırlığının ilk kez yüzde 50’nin üzerine çıkmasına neden oldu. Eğer altındaki 9 milyar dolarlık değer artışı olmasaydı, 19 Mart sonrası MB rezervlerindeki kayıp 58,5 milyar dolara ulaşmış olacaktı.
Güven Endekslerinde Düşüş
Siyasi operasyonların ekonomik etkileri yalnızca para, faiz ve döviz alanlarında değil, aynı zamanda ekonomik ve sektörel güven endekslerinde de hissedildi. Üst düzey bürokratlar, iş insanları ve siyasilere yönelik tutuklamalar ve mal varlıklarına el konulması, toplumda güven kaybına ve iktidar uygulamalarına yönelik kaygıların artmasına yol açtı. Merkez Bankası’nın Nisan 2025 İktisadi Yönelim ve Reel Kesim Güven Endeksi, Nisan ayında Mart ayına göre 2,4 puan azalarak 100,8 puana düştü ve böylelikle son yedi ayın en düşük seviyesine gerilemiş oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Nisan ayı hizmet, perakende ticaret ve inşaat sektörlerine ait güven endeksleri de Mart’a kıyasla düşüş gösterdi. Güven endeksleri sırasıyla hizmet sektöründe yüzde 4,3, perakende ticaret sektöründe yüzde 2,5, inşaat sektöründe ise yüzde 4,2 oranında dü