Parlamentolar Arası Birlik ve Birleşmiş Milletler (BM) Parlamenterler Oturumu, Amerika Birleşik Devletleri’nin New York şehrinde bulunan Birleşmiş Milletler Genel Merkezi’nde gerçekleştirildi. Bu oturumda, sürdürülebilir kalkınma amaçları için siyasi eylemlerin hızlandırılması teması üzerinde duruldu. Türkiye’yi temsil eden isimlerden biri olan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Konya Milletvekili Selman Özboyacı, bu önemli oturumda yer aldı.
Oturum sırasında, sunum yapma ve söz alma fırsatını elde eden Özboyacı ile moderatör arasında dikkat çekici bir diyalog yaşandı. Moderatör, Özboyacı’ya söz verirken “Türkiye’den delege, lütfen…” şeklinde bir ifade kullandı. Ancak, moderatörün bu anonsu sırasında, Birleşmiş Milletler içerisinde resmen “Türkiye” olarak tescil edilmesine rağmen, tercih edilen kelime İngilizce “Turkey” oldu. Bu durum, diplomatik bir yanlışı ve Türkiye’nin uluslararası alandaki kimliğinin doğru yansıtılmadığını gösterdi.
ANONS ETMESİYLE UYARININ GELMESİ BİR OLDU
Yaşanan bu durum karşısında Selman Özboyacı, moderatörün hatasına hızlı bir şekilde müdahale etti. Özboyacı, moderatöre dönerek, “Teşekkür ederim. İlk olarak, artık ‘Turkey’ değil, şu anda ‘Türkiye’.” şeklinde bir uyarıda bulundu. Bu ifadeleriyle, Türkiye’nin resmi adının uluslararası alanda doğru bir şekilde kullanılmasının önemine dikkat çekti. Özboyacı’nın bu müdahalesi, salonda bulunan katılımcılardan da destek buldu.
Özboyacı’nın bu etkili çıkışının ardından, moderatör hatasını kabul etti ve Özboyacı’ya özür dileyerek, “Turkey” yerine “Türkiye” ifadesini kullandı. Bu küçük ancak önemli diyalog, uluslararası platformlarda Türkiye’nin kimliğinin ne kadar dikkat gerektirdiğinin bir göstergesi olarak değerlendirildi. Özboyacı’nın bu tutumu, Türkiye’nin doğru bir şekilde temsil edilmesinin gerekliliğini ortaya koydu. Diplomatlar ve uluslararası ilişkilere yön veren önemli isimler açısından, resmi adlar ve kimliklerin doğru bir şekilde anılması, stratejik bir öneme sahiptir.
Uluslararası arenada bir ülkenin doğru tanınmasının ve anılmasının önemine vurgu yapan bu olay, aynı zamanda katılımcıların tarihi ve kültürel birikimlerinin de bir yansıması olarak değerlendirilmektedir. Türkiye, geçmişten günümüze kadar bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış bir ülke olarak, kendini tanıtırken bu tür yanlış anlamaların önüne geçmek amacıyla temsilcilerini eğitmekte ve ilgili müzakereleri dikkatli bir şekilde yürütmektedir.
Selman Özboyacı’nın bu süreçteki tutumunun ve müdahalesinin önemi, sadece anlık bir tepki olmasının ötesinde, Türkiye’nin uluslararası alandaki duruşunu da güçlendirmektedir. Özboyacı’nın bu tutumu, Türkiye’nin kimliğini ve kültürel değerlerini koruma konusundaki kararlılığını yansıtırken, aynı zamanda farklı ülkelerdeki temsilcilerin de dikkatlerini çekmeyi başardı.
Sonuç olarak, bu oturumda yaşanan diyalog, yalnızca bir kelimenin kullanımından ibaret olmayıp, Türkiye’nin uluslararası platformlarda kendini nasıl temsil ettiğine dair önemli ipuçları vermektedir. Özboyacı’nın müdahalesi, Türkiye’nin kazanımları ve kimliğine dair farkındalığı artırırken, aynı zamanda diğer ülkelerin de bu konuda dikkatli olması gerektiğini hatırlatmaktadır.
Böylesi uluslararası toplantılar, ülkelerin arasındaki işbirlikleri, karşılıklı anlayışlar ve geliştirilmesi gereken ortak projelerin temellerini atması açısından büyük önem taşır. Bu tür olayların yaşanması, ülkelerin kendi kimliklerini temsil etme noktasındaki hassasiyetleri artırmalıdır. Dolayısıyla, Türkiye’nin doğru bir şekilde tan
