MİT’in resmi internet sitesinde, “Özel Koleksiyon” sekmesi altında yer alan “belgeler” kısmında yayımlanan istihbarat raporlarına yenisi eklendi. Bu yeni belge, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ten mülakat talep eden İngiliz kadın gazeteciyle ilgili kapsamlı bir araştırmanın sonucunu içeren İstanbul Büro Amirliği tarafından hazırlanan istihbarat raporudur.
31 Mayıs 1935 tarihli rapor, dönemin siyasi ve sosyal atmosferinde önemli bir yere sahip olan bu durumun ayrıntılarını ortaya koyuyor. Raporda, Atatürk’e mülakat talep eden İngiliz kadının kimliği, konumu ve niyetlerinin sorgulandığına dikkat çekilmekte. Raporda yer alan ifadelere göre, “Emrinizden 4 saat sonra Bay Kılıç Ali ile görüşebildim. Aşağıdaki emri aldım.” denilmekte, bu da raporun aciliyeti ve önemini vurgulamaktadır.
Söz konusu raporda, kendisinin İngiliz gazetecisi olduğunu iddia eden ve Perapalas’ta, yani İstanbul’un tanınmış bölgelerinden birinde katibiyle birlikte ikamet eden bir kadın hakkında bilgiler toplanması gerektiği belirtiliyor. Raporun devamında, Atatürk’ün bu kadının bir casus olduğuna dair inancı yer almakta. Bu noktada, Atatürk’ün güvenlik önlemlerini göz önünde bulundurarak, söz konusu kadının kabul edilip edilmeyeceğine dair karar verilmeden önce kapsamlı bir araştırma yapılması gerektiği ifade ediliyor.
Raporda, “Kabul edip etmemek kararını vermeden evvel bu kadın hakkında etraflı tafsilat verilmesini, muhaberesinin gözden geçirilmesini, evrakının yoklanılmasını, sefaretle münasebetinin bulunup bulunmadığının tespitini istiyorlar.” şeklinde ifadeler yer almakta. Bu durum, o dönemde uluslararası ilişkilerin ve casusluğun ne denli önemli bir mesele olduğunu gözler önüne seriyor. Rapor, ayrıca polisin bu durumdan haberdar edilmediğinin altını çiziyor.
Devamında, “3 saat sonra netice elde ettim fakat bu neticeyi ancak saat 22.00’de verebildim.” ifadesi ise, raporun aciliyetini ve durumu araştırmak için harcanan çabayı göstermektedir. Bay Kılıç Ali’nin yanıtının içeriği de oldukça önemli: “Atatürk yazınızı okudu, enteresan buldu, çok memnun oldu, teşekkür ediyor.” Bu cümle, Atatürk’ün gazeteciyle olan iletişimini ve ilgi alanlarını göstermektedir. Bununla birlikte, muhabere ve evrak hakkında yapılan görüşmelere atıfta bulunularak, Atatürk’ün bu konulardaki titizliğine dikkat çekilmektedir.
Raporda önemli bir diğer noktaya değinilmekte: “Bay Kılıç Ali’ye verdiğim ve bağlı olarak takdim eylediğim tafsilat, kadınların vaziyetlerini kafi derecede aydınlatmaktadır.” Bu ifade, alınan bilgilerin durumu aydınlatmakta ve muhtemel tehditleri bertaraf etmekte ne kadar etkili olduğunu göstermektedir. Öte yandan, kadının İstanbul’dan ayrılmasına 2 gün kalmış olması, durumun aciliyetini artırmıştır.
Bir diğer dikkat çeken husus ise, “Bununla beraber gelecek ve gidecek mektuplarını elde etmeyi temin ettim.” ifadesidir. Burada, İstanbul Büro Amirliği’nin istihbarat faaliyetleri kapsamında kadının yazışmalarına ulaşmak için gerçekleştirdiği çalışmalar, o dönemde gizliliğin ve bilgi toplamanın ne denli önemli olduğuna işaret etmektedir. Raporun sonunda, “Fırsat hasıl olursa odasına da girmeye çalışacağım.” cümlesi ise, güvenlik önlemleri çerçevesinde gerçekleştirilecek daha ileri düzeydeki izleme ve gözlem faaliyetlerine yönelik bir niyetin söz konusu olduğunu göstermektedir.
Son olarak, raporda bahsi geçen kadın hakkında bilgi toplamak amacıyla, “Kadınların birer fotoğraflarını sunuyorum, bilgi olarak arz eylerim.” ifadesiyle istihbarat çalışmalarının boyutları açısından ciddi bir dikkate alınması