Ankara’da, yaklaşık 300 kişilik marjinal bir grup, Çankaya’da yasa dışı bir eyleme katılarak sokağa döküldü. Bu grup, çevrelerine rahatsızlık vererek bir tür toplumsal huzursuzluk yaratmaya çalıştı. Durumun ciddiyetinin farkına varan güvenlik güçleri hemen harekete geçti ve olaylara müdahale etmek için polis ekipleri bölgeye sevk edildi.
Polis, bu yasa dışı eylemi engellemeye çalışırken, bazı göstericilerin güvenlik güçlerine karşı saldırıda bulunması olayların daha da tırmanmasına neden oldu. Göstericilerin, polisin müdahalelerinin ardından çıkardıkları gürültü ve rahatsız edici davranışlar, çevredeki diğer insanları da olumsuz yönde etkiledi.
Polisin eylem yapmaya çalışan gruba müdahalesinin hemen ardından, 9’u kadın, 21’i erkek olmak üzere toplam 30 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınma sürecinde, grubun bir üyesinin polisten kaçmak için yere atlaması dikkat çekti. Bunun yanı sıra, gözaltına alınan kişinin kadın iç giyim ürünleri giydiği görüldü. Bu durumda medya organlarında çeşitli spekülasyonlar ve tartışmalar baş göstermeye başladı.
Gözaltına alınan bu şahsın kadın olduğu ve polis tarafından uygunsuz bir şekilde gözaltına alındığı iddiaları sosyal medyada hızla yayıldı. Çok sayıda kişi, durumu kadın hakları ve toplumsal cinsiyet eşitliği açısından değerlendirerek eleştirel yorumlarda bulundu.
İddiaların ve spekülasyonların hızla artması üzerine Ankara Valiliği, resmi bir açıklama yapma gereği hissetti. Valilik, gözaltında alınan kişinin aslında bir kadın değil, kadın iç çamaşırları giyen bir erkek olduğunu belirtti. Yapılan açıklamada, ilgili şahsın 1998 doğumlu M.B. isimli bir erkek olduğu belirtildi. Valilik, bu kişinin eylem sırasında yüzünü kırmızı bir kaşkol ile kapattığını ve üzerindeki kıyafetlerin kot pantolon, deri ceket ve tişört olduğunu ifade etti. Ancak gözaltı işlemi sırasında yaşanan direniş ve bunun sonucunda ortaya çıkan görüntülerde bu kişinin kadın iç giyimi kullandığı anlaşıldı.
Ankara Valiliği ayrıca gözaltına alınan M.B. isimli şahsın daha önce de yasa dışı toplumsal eylemlere karıştığını ve söz konusu kişinin müstehcen görüntülerin yayınlanmasına aracılık etmekten dolayı devam eden davalarının bulunduğunu da açıkladı. Ayrıca, 2020 yılında yasa dışı örgüt propagandası yapma suçundan dolayı bu kişi ile ilgili gözaltı işlemi yapıldığı bilgisi de verildi.
Valilik, kamuoyunun hassasiyetinin istismar edilmesi amacıyla kasıtlı olarak yayılan yanlış ve yanıltıcı bilgilere itibar edilmemesini istedi. Bu açıklama, durumun daha fazla karmaşaya yol açmadan netlik kazanmasını sağladı. Ancak, olayın ardından oluşan toplumsal tartışmalar ve kamuoyundaki tepkiler, bu tür eylemlerin toplum üzerindeki etkileri konusunda insanların düşüncelerini yeniden gözden geçirmesine yol açtı.
Bu olayın ardından sosyal medya platformlarında birçok kullanıcı, gözaltına alınan kişinin cinsiyeti hakkında tartışmalara girdi. Bazıları, polisin müdahalesini eleştirirken, diğerleri ise güvenlik güçlerinin kamu düzenini sağlama görevini destekledi. Bu durum, toplumsal cinsiyet meseleleri ve güvenlik güçlerinin müdahale biçimleri hakkında daha geniş bir tartışma ortamı sağladı.
Polisin eyleme katılan gruba müdahale etmesi sırasında yaşananlar, Türkiye genelinde hükümetin protestolara karşı nasıl bir tutum sergilediği üzerine yeniden düşünülmesine sebep oldu. Özellikle, gençler arasında yaygın olan marjinal hareketlerle bağlantılı olarak polisin nasıl davranması gerektiği konusunda fikir ayrılıkları oluştu. Bazı kesimler, polisin gereksiz yere sert müdahalelerde bulunduğunu savunurken, diğerleri bunun toplum düzenini sağlamak için şart olduğunu belirtti.
Bununla birlikte, toplumsal eylemlerin yasal ç